Translate Turkish Arabic أداة غريبة
Turkish
Arabic
related Results
- more ...
-
organ (n.)more ...
- more ...
- more ...
- more ...
-
ajan (n.)more ...
-
org (n.)more ...
-
çalgı (n.)more ...
-
taşıt (n.)more ...
-
alet (n.)more ...
-
aygıt (n.)more ...
-
araç (n.)more ...
-
acenta (n.)more ...
-
amortisör (n.)more ...
- more ...
-
ateşleme (n.)more ...
-
cımbız (n.)more ...
-
çalgı (n.) , {mil.}أداة آلة {جيش}more ...
-
mablak (n.)more ...
-
korna (n.)more ...
-
klakson (n.)more ...
-
silecek (n.)more ...
-
taşıt (n.)more ...
- more ...
- more ...
-
temizleyici (n.)more ...
-
boynuz (n.)more ...
- more ...
-
koleksiyoncu (n.)more ...
-
transistor (n.)more ...
Examples
-
Uyarı. Araçta yabancı madde var.تحذير اداة غريبة بالداخل
-
Bu engel de neyin nesi böyle?ما هذه الأداة الغريبة
-
Kendi yaptığı garip bir alet işte.نوع من أداة غريبة جعلته يصنع نفسه
-
Senin makinene güvenecek değilim..أنا لا أثق بهذه الأداة غريبة الشكل
-
-O süprüntüzünü de alıp buradan defolun.سيدى , حمل هذه الاداة الغريبة وأخرج من هذه الارض حالا
-
Şey , bu akıllı bir zımbırtıya benziyor.حسنا, هذه تبدوا مثل أداه ماهرة غريبة
-
Kinsey bir su balonunu vurabilen bir cihaz icat etti.إخترع كينسي أداة غريبة الشكل تستطيع أن تصوب على بالونة مليئة بالماء عبر المكتب
-
Kinsey ofisin içinde su dolu balon fırlatacak bir alet yaptı.حسناً, إخترع كينسي أداة غريبة الشكل تستطيع أن تصوب على بالونة مليئة بالماء عبر المكتب
-
Muhtemelen ahırın birinde... ...kardeşiyle o acayip alet üzerinde çalışırken sızıp kalmıştır.إنه على الأرجح في حظيرة يعمل على أداة غريبة الشكل مع أخاه الغريب
-
Garip bir varlık tarafından hapsedildin, garip bir makinenin üzerinde duruyorsun.مسجونةً من قبل غريب يطفو على على أداة حوم غريبة